Arkadaşlar
Gürcan Hoca siteye yaptığınız yorumları değerlendirmiş ve Final Sınavının Ödev Şeklinde olmasına karar vermiştir.
Ödevlerinizi 16 Ocak 2010 saat 11:00'a kadar çıktı alarak (e-posta kabul edilmeyecektir.).
Arş. Gör. Savaş S. ATEŞ'e teslim etmeniz gerekmektedir (Belirtilen tarihten önce ödevler teslim edilebilir).
Daha sonra getirilen ödevler kabul edilmeyecektir.
Ödevi hazırlamaya başlamadan önce Steve Jobs - Aç Kal Budala Kal (alt kayıtta bağlantısı vardır) konuşmasını izleminizi tavsiye ederim.
Final ödevinizi indirmek için Tıklayınız
Gürcan Hoca siteye yaptığınız yorumları değerlendirmiş ve Final Sınavının Ödev Şeklinde olmasına karar vermiştir.
Ödevlerinizi 16 Ocak 2010 saat 11:00'a kadar çıktı alarak (e-posta kabul edilmeyecektir.).
Arş. Gör. Savaş S. ATEŞ'e teslim etmeniz gerekmektedir (Belirtilen tarihten önce ödevler teslim edilebilir).
Daha sonra getirilen ödevler kabul edilmeyecektir.
Ödevi hazırlamaya başlamadan önce Steve Jobs - Aç Kal Budala Kal (alt kayıtta bağlantısı vardır) konuşmasını izleminizi tavsiye ederim.
Final ödevinizi indirmek için Tıklayınız
23:18 |
Category: |
7
yorum
Comments (7)
Savaş hocam bu ödevi yapmanın gerçekten bizim için çok verimli bir çalışma olacağnı düşünüyorum.Ödev yapma taraftarı değildim aslında, final sınavı istiyordum ama gercekten kapsamlı bir ödev olmuştur. Böyle farklı konu beklemiyorduk.. En azından sektörümüz hakkında bişeyler araştırıp öğreneceğiz..İlgi alanımızın olduğu bi konu konu...Teşekkür ederiz sizede Gürcan hocamızada :)
Savaş hocam bu ödevi yapmanın gerçekten bizim için çok verimli bir çalışma olacağnı düşünüyorum.Ödev yapma taraftarı değildim aslında, final sınavı istiyordum ama gercekten kapsamlı bir ödev olmuştur. Böyle farklı konu beklemiyorduk.. En azından sektörümüz hakkında bişeyler araştırıp öğreneceğiz..İlgi alanımızın olduğu bi konu konu...Teşekkür ederiz sizede Gürcan hocamızada :)
Savaş hocam bu ödevi yapmanın gerçekten bizim için çok verimli bir çalışma olacağnı düşünüyorum.Ödev yapma taraftarı değildim aslında, final sınavı istiyordum ama gercekten kapsamlı bir ödev olmuştur. Böyle farklı konu beklemiyorduk.. En azından sektörümüz hakkında bişeyler araştırıp öğreneceğiz..İlgi alanımızın olduğu bi konu konu...Teşekkür ederiz sizede Gürcan hocamızada :)
Savaş hocam bu ödevi yapmanın gerçekten bizim için çok verimli bir çalışma olacağnı düşünüyorum.Ödev yapma taraftarı değildim aslında, final sınavı istiyordum ama gercekten kapsamlı bir ödev olmuştur. Böyle farklı konu beklemiyorduk.. En azından sektörümüz hakkında bişeyler araştırıp öğreneceğiz..İlgi alanımızın olduğu bi konu konu...Teşekkür ederiz sizede Gürcan hocamızada :)
Savaş hocam bu ödevi yapmanın gerçekten bizim için çok verimli bir çalışma olacağnı düşünüyorum.Ödev yapma taraftarı değildim aslında, final sınavı istiyordum ama gercekten kapsamlı bir ödev olmuştur. Böyle farklı konu beklemiyorduk.. En azından sektörümüz hakkında bişeyler araştırıp öğreneceğiz..İlgi alanımızın olduğu bi konu konu...Teşekkür ederiz sizede Gürcan hocamızada :)
Değerli Arkadaşlarım,
Havacılık sektöründe emniyeti tehlikeye atan en önemli etkenlerden bir tanesi sosyal baskının bir türü olan meslektaş baskısıdır.
Meslektaş baskısı çalışanların kendi başınıza değil de bir sosyal yapı içerisinde hareket etme eğiliminde olmasıdır.
Bu eğiliminde kendi düşüncelerinin, tutumlarının, algılamalarının ve davranışlarının meslektaşları tarafından etkilenmesine izin verme eğiliminde olmasına denir.
Bu ise çalışanların meslektaşlarının istekleri yönünde haret etmesine neden olur.
Bireylerin davranışları, iş yapma biçimleri, olaylar ve nesler hakkındaki tutumları emniyeti azaltacak şekilde etkileşim içersindedir.
Kurum açısından havacılık eminyetini tehlikeye atacak bir yapıdır. Grubun örgütten uzaklaştırılması tavsiye edilir.
Birey bazında ise ileride kişilik sorunları gibi psikolojik rahatsızlıklara neden olur.
(Konu ile ilgili bkz. JAR 145)
Tüm soruları ve şıklarını cevaplamaya çalışınız. Yardımcı olabileceğim bir konu varsa mail, cep telefonu, blog veya yüz yüze görüşelim.
Saygılarımla.
Savaş S. ATEŞ
Hocam meslektaş baskısı hakkındaki yazınızı bize itinaten yazıorsanız eğer cevaplamak isterim, öncelikle benim ve arkadaşlarımın biribirimizi etkileme içerisinde olmamıza gerek yok. Zaten kendi düşüncelerimiz, tutumlarımız, davranş ve algılamalarmız gayet benzerki gerek aynı sınıf içerisinde ve gerekse okul dışındaki özel hayatımızda her zaman bir aradayız ve birlikte yaşamaktayız. Benim içlerinden herhangi birini etkilemeye, davranışını değiştirmeye ihtiyaç duymam söz konusu değil, yada onların bana. Çünkü biz arkadaşız. Arkadaşın tanımını en son dersimizde arkadaş- arkanızı dayayabileceğiniz sağlam yer-olarak tanımlamıştınız. Davranışlarımıza baskı yapmamıza gerek yok çünkü biz sizin tabirinize göre arkamızda geyet sağlam taşlar aldık. Genel olarak davranışlarımız benzer. Siz endişe etmeyin kimsenin de psikolojik sorunu ortaya çıkmayacak içimizden. Hepimiz gayet aklı başında IQ ları da yerinde bireyleriz. Biz yazımızı yazarken içimizden biri öyle dedi ona uyalım diye yazmadık. Hepimiz öyle düşündüğümüz için ve yazarken de yanyana olduğumuz için aynı zamanda aynı bilgisayardan sıra ile yolladık. Ki meslektaş basıkısına en son boyun eğecek öğrencilerinizdeniz. Bunu sizinle de yüzyüze konuştuk. Bütün sınıf arkadaşlarımız ödev isterken bizede her fırsatta siz nasıl ödev istamazsiniz şeklinde baskılar yapılırken karşınıza geçip sınav istiyoruz diyebilmemizden çıkarmış olmanız gerekliydi aslında. Meslektaş baskısı hakındaki fikirleriniz zamanında, bu blog sayfasında ödev isteyen arkadaşların final isteyen bizlere karşı gösterdikleri davranış ve baskıları anında neredeydi merak ettim doğrusu. Ayrıca şayet meslektaş baskısı olmuş olsaydı bu durum gayet sinir bozucu olurdu. Ama bazen sadece kendi başına değil bir grup içerisinde gruba bağlı , birliktelik içerisinde hareket emekte gerekli bunu sizin bize araştırttığınız, kaizen felsefesine dayanarak söylüyorum. Kaizen felsefesi derki :
KAİZEN’de paylaşma, önemseme ve adanmışlık önemlidir. Nasıl dinde törenler varsa, KAİZEN’de insanlar birbirleriyle deneyimlerini paylaşmaya, birbirlerini desteklemeye, işi birlikte sahiplenmeye ihtiyaç duyduklarından törenler yapılır.Kaizen bir kişinin başarabileceği bir sistem değildir. Kaizen in uygulanmasında başarıya ulaşabilmek için hem yöneticiler hem de iş görenlerin el birliği ile çalışmaları yürütmesi ve örgüt içindeki her bireyin birbirlerine destek olması gerekir. Buna dayanarak kaizin felsefesini benimseyen örgütlerin , gerektiğinde birbirini etkileyebilen bireylerini örgütten uzaklaştırmak isteyeceklerini hiç düşünmüyorum!..
Eğer ki bu konu hakkında çoğunluk benim gibi düşünmüyor ise de bu benim pek te sorunum değil. Ben tezimi savunurum. Bu na istinaden H.İbsen in bir sözünden alıntı yapmak isterim. “Azınlık bazen yanılabilir, çoğunluk her zaman yanılır!”
Ödev konusunda da yaptığınız ve yapacağınız yardımlarınızdan ötürü teşekkür ederim. Saygılarımla.